İçeriğe Atla Menüye Atla
logo
Cambalkon & Katlanır cambalkon - Albert Genau

Pencere Dergisi - Nisan 2010 1 Nisan 2010

"Albert Genau" Şirketimize Ait Olan, Yurtdışında da Tescil Edilmiş Bir Markadır.

cambalkon  cam balkon  balkon camlama  katlanır cam balkon  katlanır cam  katlanır cam kapama  balkon kapatma  cam balkon fiyatı  balkon camlama bayilik  balcony glazing

IŞILDAK Group, 1983 yı­lında kurulmuş bir firmadır. Başlangıçta ticari faaliyetlerle hareket etmiş, beyaz eşya ve demirdöküm bayiliği ile sür­dürmüş, daha sonra üretim sektörüne, Egepen üretici ba­yiliği ile giriş yapmıştır. Oluş­turduğu bayilik yapısına PVC üretimi yapan firmamız, bayi­lerine daha farklı bir kazanç yolu bulmak ve o bayileri ya-şatabilmak düşüncesi ile 16 yıl önce kapı üretimine başla­mıştır. Bu ürün gamında çelik, yangın ve oda kapıları üretimi devam etmektedir. Bu çalışmalarla birlikte, 8 yıl önce, piyasa ihtiyacı olarak gördüğümüz camlama sis­temleri konusunda araştırma­larımız başlamıştır. Yurtiçi, yurtdışı fuarlarda ve pazar­larda neler yapılabileceği, ürünlerin planlaması, marka­ların yerli yerine oturması ile ilgili 2 yıl süre harcanmıştır. Bu sürenin sonunda bayilik yapılanma çalışmalarımız başlamış ve halen devam et­mektedir. 6 yıldan beri sürekli fuarlara en az bir yenilik, hatta ortalama 2 yenilik ile gelmeye çalışıyoruz. Şu anda onun üzerinde çalışmamız var ve benim bildiğim kada­rıyla konusunda Avrupa'daki en iyi seviyede olan bir firmayız. Tabii ki bu bir ekip ve takım ruhu. Teknik alt yapı­mız oldukça güçlü. Ben in­şaat mühendisiyim, ortağım Elektrik Mühendisi ve Endüs­tri Yüksek Mühendisi, Orman Endüstri Yüksek Mühendisi, tasarımcı, hepsi birbirinden kapasiteli ve değerli arkadaş­larımdan oluşan uyumlu bir takımız. Ben tasarımı kişisel olarak çok seviyorum. Kapı modellerinde de 21 tane ka­pının tasarımı kendime ait olup, hepsi tasarım tescil bel­gelidir. Başında olduğum eki­bim ile tüm ürünlerin tasarımı ve geliştirilmesi ile gece gün­düz çalışıyoruz. Bu çok kolay bir şey değil. Bu 3 boyutlu bir tasarım. Albert Genau gibi bir markanın ağırlığını kaldırabil mek ve sürdürebilmek, bizim için çok önemli. Bunun öne­mini her fuarda daha yüksek seviyede algılıyoruz. Hem yerli ziyaretçilerimiz için, hem de yabancı ziyaretçilerimiz için buraya geldiklerinde, camlama konusunda Albert Genau markasının uzman ol­duğunu, sürekli ilerleme gös­terdiğini ve bundan sonra da göstereceğini de bize bildiri­yorlar. Tabi ki bunları du­yunca mutluluk duyuyoruz. Ancak, lider olmanın zor ol­duğu kadar, liderlikte kalıcı olmanın da bir o kadar zor ol­duğunun bilinci ile çalışmala­rımızı sürdürüyoruz.

Albert Genau adında nere­den esinlendiniz ?

Albert Genau markası şirketi­mize ait olan, yurtdışında da markası tescil edilmiş bir markadır. Bu markanın amacı da, biz bu sistemi kurgularken yurtdışına ihraç edilebilir bir ürün olmasını da düşün­müş olmamızdır. Almanca "genau" "tam olarak, dikkatli, titiz, tam, kesin" anlamlarını taşıması, yani mantalitemizi anlatması Albert Genau bu markasının oluşmasının ana nedenlerinden biridir. Aslında markamız bizim daha farklı ürün grupları için de planlan­mıştı. Ancak, balkon cam­lama sistemeleri ortaya çıkınca bu marka buraya otu­rabilir mi, dediğimizde geldi oturdu. Tabi bunun çok zor­luklarını da yaşadık. Zor te­laffuz edilen bir markaydı. Bunun ilginç bir anısı var. İki tane seslendirme sanatçısı arkadaş ile stüdyoya girdik. Hangisi olabilir tam karar ve­remediğim için iki ses üze­rinde çalıştık, ikisinin de 3'er saatini aldık. Tüm çeşitli de­nemelerle birlikte, insanların dilinde nasıl söyleneceğine çok önem vererek, sonuçta, kısa 6 sn.'lik spotlarımız or­taya çıktı. "Albert Genau cam balkonun adı soyadı Albert-genau.com" olarak slogan yarattık.

 

Ürün çeşitlerinizden bahsedermisiniz ?

Şu anda, yeni tanıttığımız bizim 3 esas ürünümüz var. Bir de perde konusunda bayi-lerimizce baskı altına alın­mıştık. Onu da çözdük. Bunu yeni bir ürün olarak söyleye­miyorum. Yavaşlatma meka-nizmalı stor perde sistemimiz var. Kendi haznesi içerisinde yer alıyor, kanatlar açık halde iken dahi güneşi engelliyebili-yorsunuz. İster içeriden, ister dışarıdan takılabilir özellikte, istenilen yere istendiği adette takılabilir halde. Bu çok pratik ve maliyet olarak da makul bir seviyeye geldi. Aynı za­manda balkonlarını adaptör ile camlayan kişiler, daha sonra da bu store'u taktırma imkanına sahipler. Bizim ba­yilerimizde uygulamasını ya­pıyorlar. Bu bizim yan ürünümüz. Esas 3 yeni ürü­nümüzden bahsedeyim. Fu­arda yeni olan ürünlerimiz:

1- Momentum: Mağaza aç­manın en kolay yolu diye adlandırdığımız mağazanın cephe sistemidir. Bizim as­lında öteden beri gelen bir çarşı zihniyetimiz var ve açık­lıkları seviyoruz. Dükkanlarda bir ara bölmenin olmasını sevmiyoruz. Çarşı ve pasaj sistemi mağazaların açık ol­ması daha davetkar bir yapıyı ortaya koyuyor. Onun için biz bu seriyi geliştirdik.

2-    Liberta: Yurtdışı pazarın bizden istediği, 12 mm ve 10 mm camlı sistemler vardı. Çünkü, bazı ülkelerde 3 met­reye kadar camlama sistem­leri kullanılır, bu nedenle, bizden böyle bir sistem iste­mişlerdi. Şu anda Türkiye'de ilk defa 12 mm cam taşıyabi­len bir ürünü de, pazara getir­miş olduk.

Diğer bir ürün grubunda da şöyle bir yapımız vardı. Biz Albert Genau olarak, daha üst seviyede ürünler üret­meye çalışıyoruz. Ama bir ta­rafta da pazar gittikçe yataylaşıyor. Bunun çözümü nedir diye 6 ay kadar düşün­dük. Yani pazarın yatay kıs­mına nasıl hitap edebiliriz diye. Çünkü öbür tarafta ürün çıkarmadığımız taktirde, belki bir miktar yukarı olan fiyatlar başka firmalara, ya da başka üreticilere kayacak ki, bu merdiven altı diye son za­manlarda tabir edilen yapı, balkon camlama sektöründe de çok fazla var. Bu yapıyı da bir miktar elimize alabilmek, tüketicileri o kanaldan uzak­laştırabilmek adına, fiyat odaklı bir çalışma yaptık. Bu fiyat odaklı çalışmada, reka­betçi Impetus adını verdiği­miz bir ürünümüzü ortaya koyduk. Şu anda bizim bayi-lerimize, şu şekilde bir fay­dası yapısı oldu bu durumun. Bayimize gelen tüketici, sizde ne kadar diye sorduğunda, ona sattıkları ürünü gösteri­yorlar. Peki, daha ucuzu yok mu dedikleri zaman ise, piya­sanın fiyatlarında olan Impe-tus'u gösteriyorlar. Impetus da kötü bir ürünümüz değil, bizim paslanmazlık ana un­surumuz ve Impetus da pas­lanmazlık içeriyor. Ama her ne hikmetse, bizim tüketici grubumuz, peki ama, bunu kaça yaparsınız diyerek, ürünlerimizden Rekortmen Zenon diye adlandırdığımız ürünü tercih ediyor. Zenon'un satış grafiği daha yüksektir. Zenon'da böyle bir yapı oluş­muştur. Biz 1983'ten beri ti­caretin içerisinde olmamızdan dolayı, her iki yapıyı da tanımamız, başarı­mızı artırıyor. Masanın her iki tarafında da yaşıyor olma­mız, yapılacak atakları önce­den görmemizi sağlıyor..

Rekabeti nasıl engelliyor­sunuz ?

Bunun için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? Rekabeti biz engellemiyoruz. Şöyle, bu kadar seri olması zaten bizim pazarı kucaklayabilmemizi sağlıyor. Bizim yaşadığımız önemli baskılardan bir tanesi, Albert Genau markasının yu­karıda duruşudur. Bizim en önemli görevimiz, Albert Genau'nun ulaşılmaz olmadığını anlatmak, marka, ürün, sis­tem ve maliyet unsurlarını birlikte yoğurmaktır. Albert Genau'nun bir korku yarat­masını istemiyoruz. Onun içindir ki, bu fuarda "Neden kazandırır" diye bir broşürü­müz var. Aşağı yukarı 25-26 maddedir. Buraya gelen, üretmek isteyen arkadaşları­mızı korkudan arındırmak için böyle bir broşür oluşturduk. Şimdi rekabetçi Impetus'a baktığımızda serinin, piyasa serilerinin, daha da altına inen ve paslanmaz rulmanlı bir yapı var ortada. Ziyaretçi­ler, gördükleri anda çok şaşı­rıyorlar. Ürünlerimizde, ithal malzememiz yok, %100 Tür­kiye'de üretilmektedir.

İhracat yapıyor musunuz ? Ağırlıklı hangi ülkeler ile çalışıyorsunuz ?

Şu anda, şöyle bir yapı var. Biz 6 seneden beri bu fuarda­yız. 6 seneden beri, çok farklı ülkelerden buraya gelen fir­malar oldu. Yalnız biz ihracatı çok farklı ele almak istiyoruz. Biz burada nihai ürün satmı­yoruz. Veya bir vida satmıyo­ruz. Biz markayı pazarlıyoruz. Markanın orada geleceği nokta veya yer düzgün değil ise, hiçbir şekilde bulunmuyo­ruz. Şu anda ihracat yaptığı­mız 7 ülke var. Bunların sayısı artabilirdi, ama çok dik­katli olmamız gerekiyordu. Dün buraya, Lübnan bayimiz geldi. Lübnan bayimiz ile biz yıl boyunca, bunun görüş­melerini yaptık. Ama onlarda bizimle sıhhatli olabileceğini anladılar. Önemli bir iş birliği geliştirdik. İhracatta, miktar­dan ziyade, ya da başlangıç da hacimden ziyade, frekans­ların uyuştuğu bir yapıyı or­taya çıkarmaktır, ondan sonrası kendiliğinden gele­cektir.

Hedefleriniz nelerdir ?

Avrupa'da bu ürünlerin, biraz daha farklılarını üreten firmalar 1000 yıldan beri çalışan firma­lar, isimlerini bizler de, sizler de biliyorsunuz. Türkiye'de şansları var. Onların çok daha düşük maliyetlerine, Türki­ye'de üretebiliyoruz ve pazarı bulabiliyoruz. Rekabet edece­ğimize inanıyoruz. Bunu 20 yıl önce ben size söylemiş olsay­dım, Siz bana gülerdiniz. Ama şu an Türkiye'nin bulunmuş ol­duğu ortam ve bizlerin zihin yapısı, gelişmekte olan du­rumlar, bunu ortaya koyuyor. Yurtdışından gelen birçok zi­yaretçi de bunlarla ilgili olumlu düşüncelerini bize belirtiyorlar. Albert Genau markası bir ürün markası, ancak bizim amacı­mızda sektörümüz ile ilgili diğer faaliyet konularını da bunun içerisine katmak. Şu an onlarla ilgili çok bir şey söyle­yemiyorum, ama Albert Genau her yıl daha fazla yer alıyor. Gelecek yıl fuarda daha büyük bir alan hedefliyoruz. Artık yetmemeye başladı. Tüm serileri­mizi getirememeye başladık.

Bayilerinizin denetimini nasıl gerçekleştiriyorsunuz ?

İlk katıldığımız fuarda, 450 ba­yilik başvurusu vardı. Ancak, şu anda bizim 90 civarında üretim merkezimiz var. Bunun asıl açıklaması şu. Biz bayi adayı ile oturup konuşuyoruz. Bizim yapmak istediklerimiz şunlar, siz bunlara hazır mısı­nız ? Yapmak ister misiniz? Bizim 0 800'lü bir telefonumuz var. Türkiye'nin her yerinden nihai tüketici dahil olmak üzere bize ulaşır. Bir sıkıntısı varsa, bir problemi varsa bize bildirir ve biz onu kesinlikle ve kesinlikle çözdürürüz. Şu an­daki planlamamız, Türki­ye'deki üretim merkezleri yapısını oturtmaktı ve bu kurguda, 90'a yakın üretim mer­kezimiz rahatlıkla çalışıyorlar. Yeni katılacak üretim merkez­leri de bu kurguya uyum sağ­layacak yapıda olacaklardır.. Üretim merkezlerimiz, satış montaj ve servis hizmetlerini yapmak üzere yetkilendiriliyor­lar. Bunları açık açık konuşu­yoruz, bunun dışında bizim teminatsız herhangi bir bayimiz yok. Gayrimenkul ipoteği veya banka teminat mektu­buyla çalışıyoruz ve birçok kişi şunu söylüyor. "Ben peşin ça­lışacağım ve benden ne temi­natı istiyorsunuz?" ben de diyorum ki;" Bugün peşin çalı­şacaksınız, ancak, ürüne ga­ranti veriyoruz. Sizinle yolumuz diyelim ki ayrıldı. Bunu ben kime yaptıracağım." Dolayı ile bunların hepsinin altı doludur. Size bahsettiğim, 2 yıllık hazırlanma süreci, bunla­rın hepsini kapsar bir şekilde gelişti. Bayilerimizden gelen teslimat formalarına uygula­nan müşteri memnuniyet prim sistemi yapımız var. Bayileri­mizin yaptığı o ayki ürünler bize formlar şeklinde geliyor. Yaptığımız şu: diyelim ki, bayimiz o ay 30 tane üretmiş olsun. Hikmet Bey veya ben diyoruz ki 3 veya 7 kim oldu­ğunu bilmiyoruz. 3 numaralı telefonlarından aranıyor ve bu soruları soruyoruz. Biz hepsini arama imkanına sahip değiliz. Ancak spot çekler ile bunun çözümlerini getiriyoruz. Zaten müşteri bir mutluluk sahibi olu­yor. Bütün müşterilerde bayile­rimizi arıyorlarmış. Bizi aradılar merkezden biz sizin hakkınızda çok iyi referanslar verdik diye. Bunun tersi de olabilirdi. Bizim duyabilme en­dişesi ile bayilerimizde çok dikkatli hareket ediyorlar. Onun içindir ki, bu 3 boyutlu bir çalışma denetim mekaniz­ması bu şekilde çözülüyor. Yani biz şunu istiyoruz. Bizim ile birlikte koşabilecek bayiler ile birlikte olalım. Yoksa, öbür tarafta ne onlar mutlu olabilir, ne de biz mutlu olabiliriz.

Yağmur güneş vb zarar ve­rici unsurlardan dolayı ga­rantiden evvel bir yıpranma payı yaşadınız mı?

Yaşadıysanız nasıl bir çözüm buldunuz ? Bizim ürünlerimizin Sanayi Bakanlığı onaylı ga­rantisi 2 yıl. Ama bizim bayile­rimizin hepsi 10 yıl 20 yıl gibi kendilerine göre garanti süre­leri deklare ediyorlar. Şu ana kadar bizim yaşadığımız bir problem yoktur.

Cam olarak ısıcam mı kulla­nıyorsunuz ?

Cam olarak bizim 2003 yılında aldığımız patentlerimiz var. Balkon camlama konusunda ısı yalıtımlı izolasyonlu camla­rın da patenti bizdedir. Birkaç yıldır gözlemliyorum ki, artık ısıcamlarında olabileceği ko­nusunda da bir eğilim var. Isı­camların da pencere sistemlerine adaptasyonu ile ilgili bir baskıyı üzerimizde his­setmeye başladık. Artık çerçe­velerin görünmediği camlar görünmeye başladı. Her zaman yeniliklere açık olma­mız gereklidir.

İlave etmek istediğiniz bir şey var mı?

Bu işler ile ilgili bizim satış kadromuz, üretim kadromuz, planlama kadromuz çok ciddi emekler sarf ediyor. Aslında bu fuara gelen her kişi ve her firma ciddi emekler sarf edi­yor. Ben bütün görüşmele­rimde şunu söylüyorum. Bunlar çok kolay hazırlanmı­yor. Bazı arkadaşlarımız fuara gelip 1 saatte, girip çıkma arzusundalar. Biliyoruz ki yabancı ülkelerde, üç günde gezilerek bitirilemeyen fuarlar var. Mimar arkadaşla­rımızın da fuara gelmesini sağlamak durumundayız. Bence bu bir fuar organizas­yonu eksikliğidir. Türkiye'de de birtakım şeylerin yapılabi­leceğini sadece yabancı ka­taloglardan değil de, Türk firmalarının da birtakım şey­leri yapabileceğini görmele­rinde fayda var. En azından bizlere olan inançlarını gös­termeleri , motivasyonlar açı­sından, kendilerinin piyasadan uzak kalıp kalma­dıklarını görmeleri açısından, ayrıca ihtiyaç duydukları ürünlerin Türkiye'de üretilebilirliği açısından bu çok önem­lidir.